Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
Hide
Details
Clear
History :
there was not a soul around
counter tube
bir yönlü
History
Sentences
Meanings of
"bir yönlü"
in English Turkish Dictionary : 1 result(s)
Category
Turkish
English
Technical
1
Technical
bir yönlü
one-dimensional
adj.
Meanings of
"bir yönlü"
with other terms in English Turkish Dictionary : 23 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
bir konuya yönelik dersler ve çok yönlü eğitim
one point lessons and swiss army instruction
n.
2
General
samurayların iki elle kullandıkları tek yönlü uzun bir kılıç
katana
n.
3
General
yüksek uçan kuşların dairesel yukarı yönlü hava akımından faydalanmak için bir araya gelmesi
kettle
n.
4
General
(soba, şömine) aşırı güçlü bir yukarı yönlü hava akımına sahip olmak
overdraw
v.
5
General
çok yönlü bir şekilde
sophisticatedly
adv.
6
General
çok yönlü bir şekilde
manifoldly
adv.
Idioms
7
Idioms
çok yönlü bir konu
rich seam
n.
8
Idioms
tek yönlü bir ilişki olmak
be a one-way street
v.
Technical
9
Technical
tırmanışta kullanılan ipi tek yönlü kaydıran bir cihaz
jammer
n.
10
Technical
(grafik üzerinde) aşağı veya yukarı yönlü keskin bir hareket
blip
n.
11
Technical
sıkıştırıcı zıt yönlü doğrusal kuvvetler nedeniyle elastik cismin bir tarafındaki kısalmadan kaynaklı stres
compression
n.
12
Technical
tek yönlü pompalama yapan bir motor
cornish engine
n.
Computer
13
Computer
bilgisayar biliminde yönlü grafta, bir tepeden çıkan ayrıtların sayısı
outdegree
n.
14
Computer
bilgisayar biliminde yönlü çizgede, bir tepeye gelen ayrıtların sayısı
indegree
n.
15
Computer
otomatik işlem, data işleme ve çok yönlü çalışma için yerleşik bir mikro işlemci kullanan
smart
adj.
Anatomy
16
Anatomy
göğüs kafesini aşağı ve geri yönlü çevreleyen bir kas
posterior serratus muscle
n.
17
Anatomy
göğüs kafesini aşağı ve geri yönlü çevreleyen bir kas
serratus posterior
n.
Physics
18
Physics
bcs kuramına göre süperiletkenliğin temelini oluşturduğu düşünülen bir çift zıt yönlü elektron
cooper pair
n.
Geography
19
Geography
avustralya'nın güneydoğusundaki darling nehri'ne dökülen, çoğunlukla kuzeybatı yönlü akan bir nehir
namoi river
n.
Sport
20
Sport
(kayakçılıkta) bir yamaçtaki iki nokta arasında yer alan aşağı yönlü rota
fall line
n.
21
Sport
(hokey) topun ters yönlü el hareketi ile ilerletildiği bir hamle
flick-pass
n.
22
Sport
(eskrimde) aşağı yönlü bir vuruş türü
stramazon [obsolete]
n.
Engineering
23
Engineering
ölçüm bilgisinde üç yönlü problem sonucu veya gözlem noktasının üç sabit nokta üzerinden tek bir çembere düşmesi ile görülen belirsiz form
revolver
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bir yönlü
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy